Nefisle nasıl cihad edileceği ile ilgili İmam Sâdık (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Nefsini kendisiyle savaştığın bir düşman ve geri çevirmen gereken bir emanet bil. Şüphesiz sen nefsinin tabibi kılınmışsın, sana sıhhat nişanesi tanıtılmış; dert beyan edilmiş ve deva gösterilmiştir. O halde nefsine ne yaptığına bir bak!" (Tuhef'ul-Ukul, 304).
Aynı hususta İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Allah'a itaat yolunda düşmanıyla savaşan kimse gibi nefsinle cihad et. Hasmın hasmına galib gelişi gibi nefsine galip gel. Şüphesiz insanların en güçlüsü nefsine karşı güçlü olandır." (Gurer'ul-Hikem, 4761).
Yine İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Nefsinle cihad et ve ortağın ortağını hesaba çektiği gibi nefsini hesaba çek. Düşmanın düşmandan hakkını istediği gibi sen de ondan Allah'ın haklarını iste!" (a. g. e. 4762).
Cihada devam etmek hususunda İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur:
"Nefsinle cihadda sürekli galip olmaya çalışman ve istekleriyle savaşman sana yeter!" (a.g.e. 7080).
İmam Ali (a.s.) yine şöyle buyurmuştur: "Sürekli cihad ederek nefislerinize sahib olun." (Gurer'ul-Hikem, 2489).
Mirac hadisinde hayır ve ahiret ehlinin sıfatı hakkında şöyle yer almıştır: "İnsanlar bir defa ölür. Birisi ise nefsiyle cihad etmekten, nefsinin isteklerine ve damarlarında akan şeytana muhalefet etmekten her gün yetmiş defa ölür." (el-Bihar, 77/24/6).
Cihadın neticesi hakkında İmam Ali Efendimizin bazı sözleri şöyledir:
"Cihadın neticesi nefse galip gelmektir." (a.g.e., 4655).
"Şehvetinle cihad et, gazabına galip gel, kötü âdetlerine muhalefet et, nefsini tezkiye et, aklını kemale erdir ve Rabbinin sevabından tam nasiplen." (a.g.e., 4760).
"Bilin ki şüphesiz cihad cennetin değeridir. Nefsiyle cihad eden ona sahip olur. Bu tanıyan kimse için Allah'ın en değerli sevabıdır." (a.g.e., 2784).
"Şüphesiz nefsinle cihad nefsi günah işlemek hususunda dizginler ve helak olmaktan alıkoyar." (a.g.e., 3488).
"Hedeflerin zirvesine sadece nefsini tehzib eden ve nefsiyle cihad eden kimseler ulaşabilir." (Gurer'ul-Hikem, 5190). (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).