HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 11 NİSAN 2025, CUMA

Türkiye kıtlık ülkesi oldu

 


Türkiye daha önce görülmemiş bir çeşit kıtlık dönemine girdi.
Çiftçinin üretimden çekilmesiyle tarım ürünlerinde yaşanan açık,
ithalat yoluyla karşılanıyor. Ülke, ithalat yapılmazsa ekmek bulamaz hale geldi.
Gıdanın yanında konut kıtlığı, para kıtlığı, tüketim kıtlığı ve iş kıtlığı da
hayatı çekilmez hale getirmiş durumda
10.01.2022 21:13
Türkiye kıtlık ülkesi oldu
Türkiye kıtlık ülkesi oldu


İktidar partisi 40 yıl önceki yokluk dönemlerini her fırsatta hatırlatsa da bugün ülkemizde örtülü bir kıtlık yaşanıyor. Tahıl ve diğer bitkisel üretim miktarları son üç yılın en düşük seviyesine geriledi. Küçük üreticiler üretimden çekildiği için tarımda sorunlar çığ gibi büyüyor. Elektrik, mazot ve gübreye gelen zamlar nedeniyle pek çok çiftçi ekim yapamıyor. Tarım ürünlerine olan ihtiyaç ithalat yoluyla kapatılmaya çalışılıyor, bu durum bizi daha da dışa bağımlı hale getiriyor. Türkiye'de yaşanan kıtlık aslında sadece tarım ürünleriyle sınırlı da değil. Uzun süredir ülkemizde para kıtlığı da yaşanıyor. Para kıtlığının yanı sıra konut kıtlığı ve tüketim kıtlığı da hem vatandaşın hayatını hem de ekonomiyi altüst ediyor. TÜİK'in bugün açıkladığı Kasım ayı işsizlik verilerine göre de ülkemizde iş kıtlığı tüm hızıyla devam ediyor.

Zamlar nedeniyle çiftçi ekim yapamadı


Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Şemsi Bayraktar, yazılı olarak paylaşılan basın açıklamasında tarımda 2021'in nasıl geçtiğini açıkladı ve 2022'ye dair beklentilerini sıraladı. Elektrik, mazot ve gübreye gelen zamlar nedeniyle pek çok çiftçinin ekim yapamadığını belirten Bayraktar, ekim yapan çiftçinin ise sulama yapamadığını ve gübre atamadığını belirtti. Bayraktar, "Bu maliyetleri karşılayamayan üreticilerimiz üretimden vazgeçecek, fiyatlar yükselecek, hem çiftçilerimiz hem tüketicilerimiz zarar görecek, gıdaya ulaşım da zorlaşacaktır" dedi. Bayraktar açıklamasında, "Gıda ürünlerinde görülen yüksek fiyatlar ve bazı ürünlere erişimdeki sorunlar, yediden yetmişe toplumun her kesimine tarımın milli güvenliğimizin en önemli bileşenlerinden biri olduğunu açıkça gösterdi" ifadelerini kullandı.

Küçük çiftçiler üretimden çekiliyor


Ziraat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Baki Remzi Suiçmez de buğday ekim alanlarının giderek azalması, tarımsal girdi fiyatlarındaki yükseklik, alım fiyatlarının düşüklüğü, TMO'nun sürekli yurtdışından buğday ve arpa aldığı bir ortamda çiftçinin üretimden çekilmesinin buğday üretiminde ciddi bir azalmayı gündeme getirdiğini söyledi. Tarımdaki yanlışların buğdayda ekmek fiyatlarında zam olarak, arpada ise yem fiyatlarında zam olarak yansıyacağını kaydeden Suiçmez, sermayesi yetersiz önünü göremeyen küçük aile işletmelerinin alandan çekilmesinden başka çözüm kalmadığını belirtti.

Ekmeğin fiyatı daha da artacak


Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu üyesi Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen de buğday üretim maliyetlerindeki artış ile ilgili olarak, geçen yıl üretim maliyeti 1.92 lira olan buğdayın bu yıl 4.25 liraya çıktığını, gübreden zirai ilaca kadar üretim maliyetlerinin artmasının ardından İstanbul'da 3.5 liraya çıkan ekmek fiyatının önlem alınmazsa bu yıl 5 liranın üzerine çıkabileceğini belirtti. Bugün 3.5 liraya bile ekmek almakta oldukça zorlanan vatandaş, ekmeğin 5 liraya çıkması halinde resmen açlık yaşayacak.

Bir başka kıtlık da konutta


Öte yandan tarımda yaşanan kıtlığın bir benzeri de konutta yaşanıyor. Türkiye'de yüksek dolar kuru nedeniyle artan inşaat maliyetleri, konut arzının azalmasına yol açtı. Bu durum Türkiye genelinde ciddi bir konut sıkıntısı meydana getirdi. Özellikler 15 milyonu aşkın nüfusuyla Türkiye'nin en büyük metropolü olan İstanbul'da, hem satış hem kiralama bedellerinde fahiş fiyat artışları dikkat çekiyor. Gayrimenkul uzmanları, geçtiğimiz senelerde beş yüz bin lira değeri olan evlerin değerinin 1 milyon liraya çıktığını dolayısıyla evini iki bin lira kiraya veren ev sahibinin kirayı da beş bin liraya çıkardığını belirtiyor. Bugün gelinen noktada vatandaş konuta ulaşamaz hale geldi.

Tüketim kıtlığı ekonomiye darbe indirdi


Geçen yılın son çeyreğinde hızlanan kur atağının yanı sıra yılbaşından itibaren elektrik, doğalgaz ve akaryakıta ardı ardına yapılan zamlar, tüketimi de etkiledi. Hazır giyim sektöründe indirim dönemine girilmesine rağmen alışveriş hissedilir derecede yavaşlarken yeme içme alanlarında ise kayıp oranı belirli noktalar haricinde yüzde 30'u aştı. Akaryakıt zamlarının etkisi ise trafik yoğunluğunda kendini gösterdi. Son olarak hafta sonu benzine 63 kuruş, motorine ise 94 kuruş zam yapılması vatandaşın kontak kapatmasına yol açtı. Vatandaşın tüketim kabiliyetinin yok olması ekonomiye ağır bir darbe vurmuş oldu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--

logo

   E-posta: bilgi(@)adiyamanbizim.com
Tüm hakları Adıyaman Bizim adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr