Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2020 yılına ilişkin Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması sonuçlarını açıkladı. Hane halkı kullanılabilir gelirinin, hane halkı büyüklüğü ve kompozisyonu dikkate alınarak hesaplanan eşdeğer hane halkı büyüklüğüne bölünmesiyle elde edilen "eşdeğer hane halkı kullanılabilir fert gelirine" göre, en yüksek gelire sahip yüzde 20'lik grubun toplam gelirden aldığı pay, 2020'de bir önceki seneye kıyasla 1.2 puan artarak yüzde 47.5'e çıktı. En düşük gelire sahip yüzde 20'lik grubun aldığı pay 0.3 puan azalarak yüzde 5.9'a düştü. Toplumun en zengin yüzde 20'sinin gelirinin en yoksul yüzde 20'sinin gelirine oranı ise bir yılda 7.4'den 8'e yükseldi. En zengin yüzde 10'unun en yüksul yüzde 10'unun gelirine oranı ise yüzde 13'ten yüzde 14.6'ya yükseldi. Gelir dağılımı eşitsizliği ölçütlerinden olan ve sıfıra yaklaştıkça gelir dağılımında eşitliği, 1'e yaklaştıkça gelir dağılımında bozulmayı ifade eden Gini katsayısı, Türkiye'de 2020'de bir önceki yıla göre 0.015 puan artışla 0.410 olarak tahmin edildi. Gelir dağılımı eşitsizliği ölçütlerinden olan Gini katsayısı, 0.410 ile 2009'dan bu yana en kötü seviyesini gördü.
Her 10 kişiden 6'sı borçlu
TÜİK'in Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması 2020 yılı sonuçlarına göre, 2019 yılına göre konut alımı ve konut masrafları dışında borç veya taksit ödemesi olanların oranı 12.8 puan azalarak yüzde 58.3 oldu. Nüfusun yüzde 7'sine bu ödemeler yük getirmezken yüzde 18.8'ine çok yük getirdi. Hanelerin yüzde 59.3'ü evden uzakta bir haftalık tatil masraflarını, yüzde 37.3'ü iki günde bir et, tavuk ya da balık içeren yemek masrafını, yüzde 32.2'si beklenmedik harcamaları, yüzde 20.3'ü evin ısınma ihtiyacını, yüzde 58'i ise eskimiş mobilyaların yenilenmesini ekonomik olarak karşılayamadığını beyan etti.
Ciddi maddi yoksunluk arttı
Finansal sıkıntıda olma durumunu ifade eden maddi yoksunluk, çamaşır makinesi, renkli televizyon, telefon ve otomobil sahipliği ile ekonomik olarak beklenmedik harcamaları yapabilme, evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayabilme, kira, konut kredisi ve faizli borçları ödeyebilme, iki günde bir et, tavuk, balık içeren yemek yiyebilme ve evin ısınma ihtiyacını karşılayabilme durumu ile ilgili hanehalklarının algılarını yansıtıyor. Yukarıda belirtilen dokuz maddenin en az dördünü karşılayamayanların oranı olarak tanımlanan ciddi maddi yoksunluk oranı Türkiye'de 2019 yılında yüzde 26.3 iken 2020 yılı anket sonuçlarında 1.1 puan artarak yüzde 27.4 olarak gerçekleşti. TÜİK verilerine göre eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50'si dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre, yoksulluk oranı 2020 yılında 0.6 puan artarak yüzde 15 oldu. Medyan gelirin yüzde 60'ı dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre yoksulluk oranı ise son yılda 0.6 puan artarak yüzde 21.9 olarak gerçekleşti. Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 40'ı dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre, yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 0.6 puanlık artış ile yüzde 8.9 olarak gerçekleşti. Medyan gelirin yüzde 70'i dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre ise yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 0.5 puanlık artış ile yüzde 29 oldu.