Sedef hastalığının toplumda her yüz kişiden bir iki kişide görüldüğünü belirten Uzman Dr. Yeliz Zahiroğlu, "Sedef hastalığı, ciltte, saçlı deride beyaz, pullu döküntüler yapabilen bazen de kızarık ve kabarık lezyonlar ile seyreden bir hastalıktır. Tırnakları ve tırnak diplerini de tutabilir. Tırnaklarda yüksük benzeri delik delik görüntüler oluşabildiği gibi tırnağın deriden ayrılması, tırnak ve deri arasında pullu lezyonların oluşması şeklinde de olabilir" dedi.
"Sedef romatizması sedef hastalarının 3'te 1'nde görülebilmektedir" diyen Uzman Dr. Yeliz Zahiroğlu, "Sıklıkla, sedef hastalığı romatizmadan önce başlar. Daha seyrek olmakla birlikte sedef hastalığı ve romatizma aynı anda ortaya çıkabileceği gibi, sedef hastalığı romatizmadan yıllar sonra da ortaya çıkabilir. Sedef Romatizması, yukarıda bahsettiğimiz bulguları olan hastalarda görülebildiği gibi kendisinde sedef hastalığı olmasa da kan bağı bulunan kişilerde sedef hastalığı olması durumunda da görülebilir" diye konuştu.
30-50 yaş aralığında dikkat
Hastalığın kadınlarda ve erkeklerde eşit sıklıkta görüldüğünü söyleyen Uzman Dr. Zahiroğlu şunları kaydetti: "30-50 yaş aralığında daha sık ortaya çıkar ancak çocuklarda ve ileri yaş grubunda da görülmesi muhtemeldir. Sedef hastalığının belirtileri ve bulguları çok çeşitlidir. El parmaklarındaki eklemlerde şişlik yapabilir, her iki elin eklemlerinde aynı anda şişlik yapabilir, dizde, ayak bileklerinde ağrı ve şişlik, topuk ağrıları, parmaklarda sosis gibi şişlikler ile ortaya çıkabilir. Bel ağrısı, sırt ağrısı, boyun ağrısı olabilir" şeklinde konuştu.
Sedef hastalığının belirtilerinin çeşitli hastalıklarla karıştırılma ihtimalinin yüksek olduğunu söyleyen Uzman Dr. Zahiroğlu, benzer bulgulara sahip olan hastaların romatoloji uzmanları tarafından kapsamlı bir muayene ve değerlendirmeden geçmelerini önerdiklerini belirterek tedavi için ise şu bilgileri verdi: "Sadece sedef hastalığı olan hastalar lokal tedaviler (krem, merhem, yapma ilaçlar)ile tedavi olabilirlerken, Sedef romatizması olan hastalar, sistemik tedavilerden fayda görebilmektedirler. Bazen de eklem içine ve tendon çevresine enjeksiyonlar yapmak gerekebilir.