HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 12 MART 2025, ÇARŞAMBA

Çanakkale Zaferi'nin 104. yıldönümü

 


Çanakkale Zaferi'nin üzerinden tam 104 yıl geçti. Dünya tarihine geçen 18 Mart Çanakkale Zaferi Türk Tarihi'ndeki eşsiz zaferlerden biri. Bu eşsiz zaferin en önemli mimarlarından olan Mustafa Kemal, Çanakkale Zaferi'nden sonra bir güneş gibi Türk milletinin üzerine doğdu
19.03.2019 00:00
Çanakkale Zaferi'nin 104. yıldönümü
Çanakkale Zaferi'nin 104. yıldönümü


Çanakkale Savaşı, I. Dünya Savaşı sırasında 1915–1916 yılları arasında Gelibolu Yarımadası'nda Osmanlı İmparatorluğu ile İtilaf Devletleri arasında yapılan deniz ve kara muharebeleridir.



İtilaf Devletleri; Osmanlı İmparatorluğu'nun başkenti İstanbul'u alarak İstanbul ve Çanakkale boğazlarının kontrolünü ele geçirmek, Rusya'yla güvenli bir erzak tedarik ve askeri ikmal yolu açmak, başkent İstanbul'u zapt etmek suretiyle Almanya'nın müttefiklerinden birini savaş dışı bırakarak İttifak Devletlerini zayıflatmak amaçları ile ilk hedef olarak Çanakkale Boğazı'nı seçmişlerdir.



Ancak saldırıları başarısız olmuş ve geri çekilmek zorunda kalmışlardır. Kara ve deniz savaşı sonucunda iki taraf da çok aşırı kayıplar vermiştir. Osmanlı İmparatorluğu, Almanya'nın Rusya'ya savaş ilan ettiği 1 Ağustos 1914'ün hemen ertesi günü, Almanya ile bir ittifak antlaşması imzalamıştır. Bu antlaşma, imparatorluğun eninde sonunda Almanya'nın ana gücünü oluşturduğu İttifak Devletleri safında fiilen savaşa gireceği anlamına gelmektedir.

Enver Paşa, fiilen savaşa girmeyi, seferberliğin tamamlanmamış olması ve Çanakkale Boğazı savunmasının tamamlanmaması gibi gerekçelerle ertelemeye çalışmıştır.



Ancak Almanya, bir an önce savaşa fiilen girilmesi için baskılarını sürdürmüştür. Bu baskılar, Akdeniz'de İngiliz donanması önünden çekilen Goeben ve Breslau savaş gemilerinin İstanbul'a gelmesiyle bir oldubittiye getirilmişti. Daha sonra Osmanlı Donanması'na bağlı bir grup gemiyle Karadeniz'e açılan bu gemiler 27 Ekim 1914 tarihinde Rus limanlarını bombalayınca Rusya, Osmanlı İmparatorluğu'na savaş ilan etmiştir. 

Rahatını değil vatanını düşündü 

 

I. Dünya Savaşı başladığında Bulgaristan Sofya'da "ateşemiliter" olan Mustafa Kemal, "Avrupa'daki rahatını" bırakarak "vatan ve millete borcunu ödemek için" adeta "gönüllü" olarak Çanakkale Savaşlarına katılmıştır. Mustafa Kemal'in çok fazla ısrarları üzerine, 20 Ocak 1915'te, Esat Paşa komutasındaki, 3. Kolordu'ya bağlı olarak Tekirdağ'da kurulacak 19. Tümen Komutanlığı'na atanmıştır.



Çanakkale'ye İngiliz çıkarmasının, Saroz Körfezi ve Anadolu kıyılarından, özellikle Bolayır'dan yapılacağını düşünürken, Yedek Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal, Çanakkale'ye İngiliz çıkarmasının Anafartalar bölgesinden; Alçıtepe ve Kocaçimen'den yapılacağını belirtmiştir. Gelişmeler, Mustafa Kemal'i haklı çıkarmıştır.

25 Nisan 1915'te İngiliz, Fransız ve Anzak birlikleri Çanakkale'de sabaha karşı Arıburnu, Seddülbahir ve Kumkale sahillerinden çıkarma yapmaya başlamıştır.



Seddülbahir'e çıkan düşman, kıyı topçusunun yoğun ateşi ve kuvvetlerimizin karşı taarruzuyla durdurulmuş, Kumkale kıyılarından yapılan çıkarma gelişememiş, Arıburnu'na çıkan düşman ise, Mustafa Kemal komutasındaki birliklerce geri püskürtülmüş ve bozguna uğratılmıştır. 17 Mayıs 1915'te Mustafa Kemal'e, Arıburnu muharebelerindeki başarısından dolayı padişah adına "Muharebe Altın Liyakat Madalyası" verilmiştir. 

 

Çanakkale Zaferi'ni kazandıran iman gücü

 

Prof. Dr. Haydar Baş 'Hoş Geldin Atatürk' eserinin 187. sayfasında Mustafa Kemal'in, ordunun önünde Allah için savaşan bir asker olduğundan bahseder:

"Çanakkale savaşlarında yaşanan olağanüstü haller, tüm güçlüklere karşın kazanılan zafer dikkate alındığında; Ehl-i Beyt soyundan gelen bir liderin iman gücüyle verdiği mücadele fark edilir. Denilebilir ki bu savaş, O'nu Allah'a daha da yakınlaştırmıştır. Yarbay Mustafa Kemal, bu savaşta 3. Kolordu Komutanı Mehmet Esad Paşa'nın emrinde savaşmıştır.



Onu meşhur eden, Arıburnu'nda Anzak (Avustralya ve Yeni Zelanda Kolordusu) birliklerini Conk Bayırı'nda durdurmasıdır. Bu başarısı ile, 5. Ordu Komutanı Mareşal Otto Liman von Sanders tarafından takdir edilmiş, 1 Haziran 1915'te albaylığa yükselmiştir. 19. Fırka'ya Gelibolu'ya tayin edilmiş, Albay rütbesindeki Mustafa Kemal, generalleri dize getirmiştir.

 

Bazıları, O'nun bu savaşlardaki sadece askeri dehasını öne çıkarmak isterler. Oysa, Çanakkale'de karşımıza çıkan, "Allah Allah" nidalarıyla şehit olmak için en ön safta koşan bir ordunun, Allah için savaşan bir askeridir. Başka türlü yedi düvele karşı zafer söz konusu olabilir miydi?"
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--

logo

   E-posta: bilgi(@)adiyamanbizim.com
Tüm hakları Adıyaman Bizim adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr